info@gunaydinhukuk.org
Babacan Port Royal Rezidans B Blok Daire:26 Küçükçekmece / İstanbul

Takip Edin:

Ceza HukukuTutuklama Ne Zaman ve Hangi Şartlarda Uygulanır?

Tutuklama Kararı Hangi Hallerde Verilir? Tutukluluğa İtiraz ve Haklarınız Kapsamlı Rehber

Tutuklama, ceza muhakemesi hukukunda başvurulan en ağır koruma tedbirlerinden biridir. Kişinin özgürlüğünü kısıtlayan bu tedbir, bir ceza değil, yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla geçici olarak uygulanan bir önlemdir. Ancak, temel hak ve özgürlükler arasında yer alan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkını doğrudan etkilediği için, tutuklama kararı verilebilmesi sıkı şartlara bağlanmıştır. Bu yazımızda, tutuklamanın hukuki niteliğini, hangi şartlarda uygulanabileceğini, tutukluluk sürelerini, tutukluluğa itiraz yollarını ve bu süreçte sahip olduğunuz hakları detaylı bir şekilde ele alacağız.

Tutuklamanın Tanımı ve Hukuki Niteliği: Tutuklama, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) madde 100 ve devamında düzenlenen, suç şüphesi altında bulunan bir kişinin, yargılama süresince kaçmasını, delilleri karartmasını veya mağdur/tanık üzerinde baskı kurmasını engellemek amacıyla özgürlüğünden mahrum bırakılmasıdır. Tutuklama, bir ceza değil, bir “koruma tedbiri”dir. Bu ayrım son derece önemlidir, zira tutuklu kalan bir kişi henüz suçlu olduğu ispatlanmamış, masumiyet karinesi altında bulunan bir şüpheli veya sanıktır.

Tutuklama Kararı Verilebilmesinin Şartları (CMK m. 100): Tutuklama kararı verilebilmesi için üç temel şartın birlikte bulunması zorunludur:

  1. Kuvvetli Suç Şüphesi: Tutuklama kararı verilebilmesi için, kişinin suçu işlediğine dair “kuvvetli suç şüphesi”nin varlığı gereklidir. Bu şüphe, somut delillere dayanmalı ve sadece soyut bir ihtimalden ibaret olmamalıdır. Delillerin niteliği ve niceliği, şüphenin kuvvetli olup olmadığını belirlemede kritik rol oynar. Yargıtay içtihatları da bu konuda somut olgulara dayalı, makul ve yeterli şüphenin varlığını aramaktadır.

  2. Bir Tutuklama Nedeninin Varlığı: Kuvvetli suç şüphesinin yanı sıra, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. maddesinde sayılan tutuklama nedenlerinden en az birinin de bulunması gerekir. Bu nedenler şunlardır:

    • Kaçma veya Kaçma Şüphesi: Şüpheli veya sanığın kaçacağı, kaçtığı veya kaçma ihtimalinin kuvvetli olduğu hallerde tutuklama kararı verilebilir. Bu şüphe, kişinin geçmişteki davranışları, yurt dışı bağlantıları, ekonomik durumu gibi somut olgulara dayanmalıdır.
    • Delilleri Yok Etme, Gizleme veya Değiştirme Şüphesi: Şüpheli veya sanığın delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme konusunda kuvvetli şüphe bulunması halinde tutuklama kararı verilebilir. Bu durum, özellikle suçun işlenmesinden hemen sonraki süreçte veya delillerin henüz tam olarak toplanmadığı durumlarda önem kazanır.
    • Tanık, Mağdur veya Başkaları Üzerinde Baskı Yapma Şüphesi: Şüpheli veya sanığın, tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapma girişiminde bulunacağı konusunda kuvvetli şüphe varsa tutuklama kararı verilebilir. Bu, yargılamanın adil ve sağlıklı bir şekilde yürütülmesini engelleme potansiyeli taşıyan bir durumdur.
  3. Ölçülülük İlkesi: Tutuklama kararı verilirken “ölçülülük ilkesi”ne uyulması zorunludur (CMK m. 100/1). Bu ilke, tutuklamanın zorunlu olması, yani adli kontrol tedbirlerinin (yurt dışına çıkış yasağı, imza atma, konutu terk etmeme vb.) yetersiz kalacağının anlaşılması halinde uygulanabileceğini ifade eder. Tutuklama, işin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile orantılı olmalıdır. Örneğin, basit bir suç için tutuklama kararı verilmesi, ölçülülük ilkesine aykırı olabilir.

Katalog Suçlar: CMK madde 100/3’te sayılan bazı suçlarda (örneğin, kasten öldürme, uyuşturucu madde ticareti, cinsel saldırı, yağma, terör suçları) kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde, bir tutuklama nedeninin var olduğu kabul edilebilir. Bu suçlara “katalog suçlar” denir. Bu durum, bu suçlarda tutuklama kararının daha kolay verilebileceği anlamına gelmez; yine de ölçülülük ilkesi ve diğer şartlar aranır.

Tutuklama Yasağı Olan Haller: CMK madde 100/4’e göre, sadece adli para cezasını gerektiren veya üst sınırı iki yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda tutuklama kararı verilemez. Bu, kanun koyucunun daha hafif suçlarda özgürlük kısıtlamasını önleme amacını taşır. Ancak, bu kuralın bazı istisnaları da mevcuttur.

Tutuklama Kararının Verilmesi: Tutuklama kararı, soruşturma aşamasında sulh ceza hakimi, kovuşturma aşamasında ise görevli ve yetkili ceza mahkemesi tarafından verilir. Karar, gerekçeli olmalı ve tutuklama nedenlerini somut olaylarla açıklamalıdır.

Tutukluluk Süreleri: Tutukluluk, geçici bir tedbir olduğu için belirli azami sürelere tabidir. Bu süreler, suçun niteliğine ve yargılamanın aşamasına göre değişir (CMK m. 102):

  • Soruşturma Evresinde:
    • Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde en çok altı ay.
    • Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde en çok bir yıl.
  • Kovuşturma Evresinde:
    • Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde en çok bir yıl.
    • Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde en çok iki yıl.
    • Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki suçlarda bu süreler daha uzun olabilir.
    • Bu süreler, zorunlu hallerde ve gerekçeli kararla uzatılabilir. Ancak uzatma süreleri de kanunda belirtilen azami sınırları aşamaz.

Tutukluluğun İncelenmesi (Gözden Geçirilmesi): Tutukluluğun devamına veya salıverilmeye ilişkin kararlar, her otuz günde bir re’sen (kendiliğinden) veya talep üzerine incelenir (CMK m. 108). Bu inceleme, tutukluluğun devamı için şartların hala mevcut olup olmadığını değerlendirmek amacıyla yapılır.

Tutukluluğa İtiraz: Tutuklama kararına veya tutukluluğun devamına ilişkin kararlara karşı itiraz yolu açıktır (CMK m. 101/5, 267 vd.).

  • İtiraz Hakkı Olan Kişiler: Şüpheli, sanık, müdafi, yasal temsilcisi, eşi ve tutuklunun altsoy veya üstsoyu itiraz edebilir.
  • İtiraz Süresi ve Nereye Yapılacağı: İtiraz, kararın tefhiminden (yüze okunmasından) veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde kararı veren merciye dilekçe ile yapılır. İtirazı inceleyecek merci, kararı veren merciin bir üst numaralı veya bir üst dereceli mahkemesidir. Örneğin, sulh ceza hakimliğinin kararına karşı asliye ceza mahkemesi bakar.
  • İtirazın İncelenmesi ve Karar: İtirazı inceleyen merci, dosyayı inceleyerek itirazı kabul veya reddedebilir. Kabul halinde tutuklama kararı kaldırılabilir veya adli kontrol tedbirine çevrilebilir.

Adli Kontrol Tedbirleri: Tutuklamaya alternatif olarak uygulanan ve kişinin özgürlüğünü daha az kısıtlayan tedbirlerdir (CMK m. 109). Bunlar arasında yurt dışına çıkış yasağı, belirli yerlere gitmeme, imza atma, konutu terk etmeme, elektronik kelepçe ile takip gibi tedbirler bulunur. Mahkeme, tutuklama şartları oluşsa bile, ölçülülük ilkesi gereği öncelikle adli kontrol tedbirlerini değerlendirmelidir.

Tutuklama, bireylerin özgürlük ve güvenlik hakkını doğrudan etkileyen çok ciddi bir koruma tedbiridir. Bu nedenle, tutuklama kararı verilirken kanunda belirtilen şartlara titizlikle uyulması, ölçülülük ilkesinin gözetilmesi ve kararların gerekçeli olması büyük önem taşır. Tutuklu bulunan kişilerin ve yakınlarının, bu süreçteki haklarını iyi bilmeleri ve hukuki destek almaları, adil bir yargılama süreci için vazgeçilmezdir. Tutukluluğa itiraz hakkı, bu hakların en önemlilerinden biridir ve etkin bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Hukuk devleti ilkesi gereği, tutuklama tedbirinin keyfi uygulamalardan uzak, hukuka uygun ve insan haklarına saygılı bir şekilde yürütülmesi esastır.

https://gunaydinhukuk.org/wp-content/uploads/2022/05/ghb-1.png
Babacan Port Royal Rezidans Kartaltepe Mah. 1. Malazgirt Cad. No:6/2 B Blok Daire:26 Küçükçekmece / İstanbul
0212 951 05 15
info@gunaydinhukuk.org

Takip Edin:

YASAL UYARI

Bu web sitesinde yer alan içerikler Avukat & Müvekkil ilişkisi oluşturmaya yönelik değildir ve bir davet veya reklam olarak dikkate alınmamalıdır. Web sitesinde bulunan tüm içeriklerin telif hakkı Av. Cemal Vehbi GÜNAYDIN’a aittir. Web sitesindeki içeriklerin izinsiz bir şekilde kopyalanarak veya kısaltılarak başka web sitelerinde yayınlanmasının tespiti halinde hukuki ve cezai işlem uygulanacaktır.

© 2025 Günaydın Hukuk Bürosu – Tüm Hakları Saklıdır.